Sayfalar

26 Mart 2013 Salı

Meşgul Anne Okıdu : Dostoyevski -Bir Yufka Yürekli

Oldukça az sayfaya sahip kitabta 2 ayrı öykü var. İki ayrı karakterde insanın psikolojisi işlenmiş :) Bir solukta bitirdim mi evet bitirdim. Tavsiye edermiyim : BELKİ . Çünkü klasik olmasına rağmen diğer Dostoyevski kitaplarındaki tadı bulamadım ben. Sürükleyici tarz sevenler için sıkıcı olacaktır ama uzun tasvirlerden sıkılmıyorsanız mutlakam okumalısınız derim :)

Kitapyurdu okurları neler demiş okumak isterseniz : TIK






25 Mart 2013 Pazartesi

Mutfak Dağınıklığına Çözüm Arıyorum

Gerçekten de mutfak dağınıklığıma çözüm arıyorum. Pasaklı birisi değilim ama sanırım dağınıkım. Özellikle mutfaım . Bunun için pratik çözümlere ihtiyacım var arkadaşlar . Önerisi olan varsa lütfen paylaşsın.
Mutfağımda ; fritözüm yok , mikrodalga fırınım yok, mutfak robotum , rondom, blendırım yok , ekmek yapma, yoğurt yapma bilumum makinalarımda yok , hatta kettle bile yok mutfafımda . Ama nasıl bu kadar dağılabiliyor anlamıyorum gerçkten .Sizlerin varmı bu konuda pratik çözümleriniz ?


Ahan da işte böyle benim mutfağım :)) 

resim netten alıntıdır .

15 Mart 2013 Cuma

Tığ İşi Alfabe

Bir çocuk yeleği için netten ararken bulduğum tığ işi alfabe resimlerini paylaşmak istedim.Belki işinize yarayabilir.Bazılarını çözemedin ben ama uğraşsam yapabilirim sanırım :)


1 Mart 2013 Cuma

Öncesi Sonrası - 1 Raf Yenileme

Banyomdaki rafı boyadım. Aslında aynı raftan mutfağımda da var. Önce onu boyamıştım , sonra banyodaki ile raflarını değiştirdim. İlk öncesi sonrası çalışmam oldu ... .....






Bu rafları düzenlediğim ve resimleri çektiğim gece içimde kötü bir his vardı. Sığamıyordum bir yerlere o gece. Çok huzursuzdum . Ordan oraya geziyordum sürekli evin içinde. Gece geç saatlere kadar yatamadım bir türlü. Meğer babacım o gece canıyla uğraşıyormuş. O gece vefat haberi geldi :(((


Seneler önce bir defa mide kanaması geçirmişti. Bana üzülmeyeyim diye haber vermemişler. Ben rüyamda 2-3 gece üstüste gördüm babamı. Bizim eve sürekli kalabalık insanlar girip çıkıyordu .Ama eğlence gibi bişey değildi. Israrla ben sorduktan sonra söylemişlerdi hastalandığını. Kan bağı demekki böyle bişey . Yakınlarının sevdiklerinin acısını hissediyorsun. Alışıyorum gibi gelmişti hani. Soranlara iyiyim atlattım diyordum : bu ne şimdi :((
Bugün rusça kursunda kaybetmek kelimesini öğrendim. Kocaman bir düğüm geldi oturdu boğazıma. Hala da gitmedi.

Meşgul Anne Gezer mi ? Antalya'da Gece Gezmesi

Evlendiğimiz ilk yıl Antalya merkezde yaşamıştık.Daha sonra Kemere taşındık.Bence hayatımızda verdiğimiz en doğru karardı. Antalya her ne kadar bir istanbul gibi ankara gibi kalabalık ve sıkıcı olmasada benim gibi küçük bir ilçede doğup büyümüş birisi için fazla yorucuydu. Kemer de ise ne ararsan var. Sakinlik istersen var, curcuna istersen o da var, denizi güneşi havası suyu temiz .Çeşmesinden su içilebilen nadir yerlerden. Buranın dezavantajıda yok değilmi tabiyki var. Alışveriş sıkıntısı yaşıyoruz.Giysiler hep turistlere hitap ediyor , veya bir sinema bir tiyatro yok. Özellikle çocuk olduktan sonra sosyal alanların eksikliğine daha çok vardım. Ama yine de burayı seviyorum ben. İşimiz ve yiyecek ekmeğimiz olduğu müddetçe başka yere gitmek istemiyorum. Sıkıldıkça Antalya ya alışverişe gezmelere gidiyoruz tabiyki .

Aslında sıradan gezmelerde fotoğraf çekmem ama aşağıdaki fotoğrafların bir özelliği var. O fotoğraflarda oğlum da var. Nerede bulabilirmisiniz peki :D Yüzümdeki lekelerden de belli olduğu üzere 6 aylık hamileyim bu resimlerde .












Aslında fotoğraf çektiğim o kadar güzel yerler vardı ki antalya ya dair. Kaleiçi , Yat limanı , 3 kapılar .Ama fotoğrafları sakladığım belleğim bozulunca hepsi gitti maalesef. Neyse tekrar gider tekrar çekerim artık sizin için :)